yazanbirivar

Satanizm

SATANİZM NEDİR ?

Satanizim Denen Bir Toplum Veya Grup Şeytan'ı Yüceltip Bazı
Mezheplerinde Şeytanı Tapmayı Öğretti.Satanizm'de Şeytan Affedendir.Ve Şeytan Kutsal Bir Varlık Olarak Geçer...


Eski bir satanist anlatıyor:

Daha önce satanist olan K.Ş. ile konuyla ilgili görüştük ve anlattıkları oldukça ilginçti:

Nasıl satanist oldun?

Ailemden kopmuş, sevgi bağım kalmamıştı. Maddî açıdan durumum ailem sayesinde oldukça iyiydi, zengin aile çocuğuydum kısacası. Değişik arayışlar içindeydim, macera arıyordum. Beyoğlu'nda takılıyorduk. Satanist bir grupla tanıştım ve Ataköy'de oturduğumu öğrenince benimle yakından ilgilendiler. Bana okumam için satanizmle ilgili kitaplar verdiler. Okuduğum zaman oldukça ilgimi çekti. İşte aradığım şey dedim hemen. Mistik şeyler vardı kitapta, kıyamet gününden bahsediyordu, ölümsüzlükten falan bahsediyordu. Daha sonra beni Ataköy'de oturan gruptan olan diğer kişilerle tanıştırdılar. İlk başta benim oyun olarak baktığım ayinler yapıyorduk. Kendimi tutamayıp gülüyordum ama onlar çok ciddiydiler, sanki uçuyorlardı. İlk başlarda korktum gerçekten, ama sonra ben de onlardan biri oldum. Heavy Metal türü müzikler dinlerdik. Bu müzikleri yapanlara tapardık. Aklıma hep Müslüm Gürses gelirdi. Acaba derdim onlar da bir tarikattan mı diye? Kedi kanına bayılırdık.

Neler yapardınız?

Kedi öldürmeye, kanlarını akıtıp kurban etmeye bayılırdık. Hepimiz tam bir kedi düşmanıydık. Akla hayale gelmeyen sapık zevklere sahiptik. Aklıma geldikçe kendimden utanıyorum. Kedi kanını içip (Bunu söylerken silkiniyor) ölümsüzlüğe ulaşmaya çalışanlar bile vardı içimizde. Ben de buna inanmıştım. Kanı içmek için içimden büyük bir istek geliyordu. Fakat midemin bulanması bunu engelliyordu. Kandırdıkları gençlere ölümsüzlüğü, dünyayı ele geçirmeyi vadediyorlardı. Bir oyun oynuyorduk sanki. Şeytana tapar gözükecektik fakat asıl amacımız şeytanı yok edip dünyayı ele geçirmekti. Şimdi tüm bunlara gülüyorum. Hava, su, toprak, ateş diye 4 kuleden bahsediyorlardı. Dünyayı bu dört kuleden yöneteceklermiş falan. Türkiye'ye bundan 3-4 sene önce Mısır'dan bir adam gelmişti. Sol ayağı topal, kısa boylu, kumral saçlı zayıf bu adam Türkiye'deki satanistlerin Iiderlerinden bir tanesiydi. Etiler'de bürosu vardı.

İntihar eden kişileri tanıyor musun?

Aynı çocuk mu bilmiyorum ama büyük bir ihtimalle değildir -çünkü o en az 18 yaşındaydı- içimizde Serdar isimli satanist arkadaşımız vardı ve Alp isminde bir çocuktan bahseder ona yaptığı işkenceleri anlatır, kasete kaydettiği çığlıklarını bize dinlettirirdi. Satanist olmadan öte psikolojik olarak oldukça çok sorunları vardı. Bilgisayardan çok iyi anlardı. Sürekli Pentegram'ı dinlerdi. Gizli güçlerle bağlantısı olduğunu iddia ederdi, evine gittiğimizde bazen aklını kaçırmış gibi delilikten öte hareketlerde bulunurdu. Kur'an yapraklarının üstüne oldukça sapık eylemlerde bulunduğuna bizzat şahit oldum. Hepimiz tam bir din düşmanıydık, özellikle İslamiyet'in. Kur'an-ı Kerim yapraklarına, cami duvarlarına ve cami bahçesindeki musalla taşlarına akla gelmedik sapıkça eylemlerde bulunur ve kendimizi tatmin ederdik. Böyle yaparak şeytana hizmet edeceğimiz şeklinde beynimiz yıkanmıştı. "Eminim şeytan bizi seyrederken kıskanıyordur" diye onunla alay ederdik. İnternetten şeytanla sohbet ederdik. En çok onu yaparken heyecanlanırdık.

Ataköy'de çok satanist var mı?

Benim zamanımda o kadar yoktu, sadece biz vardık. Ama Ataköy ve çevresi benim görüşüme göre satanist tarikatının ruh çalması için (ruh çalmak diyorum çünkü insanın benliğini elinden alıyorlar) oldukça ideal. Çünkü gençlik yapısına bakıldığında maddî durumu oldukça iyi olan ailelerin para kazanma hırsından çocuklarının ne yaptığından haberleri olmuyor. Onlar da ailelerinden doğan boşluğu başka şeylerle dolduruyor. En azından benim düştüğüm boşluk böyleydi. Bu hepsi için geçerli değil tabii ki, çok iyi gençler de var. Ama bizim arkadaş çevremiz içe kapanık bir toplum gibiydi, arkadaşlarımız hep kendi aramızda olurdu.

Nasıl kurtuldun?

Artık iyice bunalıma girmiştim. Derdimi anlatabileceğim insanlar yoktu etrafımda. Hayatla olan bütün bağlarım tek tek kopuyordu. Yaşama bilincimi yitirmiştim. İçimi inanılmaz bir ölüm korkusu sarmıştı ve bazen aşırı bir cesaret gelir, intihar etmek isterdim. Hatta bir defasında ilaçları ağzıma doldurmuş ve hemen tükürmem bir olmuştu. Bulunduğum sapık çevreden artık kurtulma vakti geldiği kararına vardım. Aklıma Hollanda'daki amcam geldi ve kurtuluşumu orada gördüm. Yaklaşık 1,5 yıl sonra döndüm. Gerçekten de döndüğümde her türlü sapıklıktan arınmıştım ve kendimi sosyal olgulara yöneltip yaşadıklarımı hiç düşünmemeye çalıştım. Kısa bir süre sonra oturduğumuz yerden taşındık. Bu tabii en çok benim baskımla oldu.

Şimdi ailenle aran nasıl?

Annem babam ayrı yaşıyorlar. Ben annemle kalıyorum ve ona artık sevgiyle bakıyorum ve yaşadığım her şeyi biliyor. Bazen büyük bir suçluluk duygusu içinde birbirimize sarılıp ağlıyoruz ve oldukça rahatlıyoruz. Babama karşı az da olsa bir kırgınlığım var. Ama yine de görüşüyoruz. Beni hayata bağlayan güzel ve zevkli bir işim var. Çok sevdiğim ve evlenmeyi düşündüğüm bir de kız arkadaşım.


yorum yapmayı unutmayın yazanbirivar.tr.gg
Bugün 3 ziyaretçi (4 klik) kişi burdaydı!
Bu web sitesi ücretsiz olarak Bedava-Sitem.com ile oluşturulmuştur. Siz de kendi web sitenizi kurmak ister misiniz?
Ücretsiz kaydol